KİTABIN ADI
Suç ve Ceza
KİTABIN YAZARI
F.M. DOSTOYEVSKİ
YAYINEVİ VE
ADRESİ Oda Yayınları Beyoğlu / İSTANBUL
BASIM TARİHİ
1994
KİTABIN ÖZETİ
:
Dört aydır
evin kirasını verememişti. Evin sahibi onu mahkemeye verecekti. Uzun süreden
beri hasta olmasına rağmen yaşlı Teteri kadının evine gidebilirdi. Daha önceki
yüksüğe 1.5 Ruble veren kadın yeni getirdiği saate baktı ve “1.5 Ruble” dedi.
Raskonikov kabul etmek zorundaydı çünkü kata çıkana kadar kimseyle karşılaşmamıştı.
Yaşlı kadın, kız kardeşi ile beraber kalıyordu evde. Çok zengin olmasına
rağmen, kız kardeşi hiç miras bırakmayacaktı. Kız kardeşini çoğu zaman döver,
onun her işini takip etmesi gerektiğini düşünürdü.
Raskolnikov
1.5 Rubleyi aldı ve dışarı çıkıp bir meyhaneye gitti. Marmeladov yan masada
oturuyor olmasına rağmen taşınıp sohbet etmekten kendini almamıştı. Marmeladov
eşini çok seviyordu ve üç çocuğunu da; ama çok içyordu. O kadar ki ailenin
geçimi için Sonya fahişelik yapmak zorunda kalmıştı. “Ne kadar fedakar bir kız
bu Sonya” diye düşünmekten kendini almamıştı. RaskolnikovMarmeladov ‘un evine
gittiklerinde eşi haykırışla onları yumruklamaya başladı. Hep içiyordu ve
evdeki 20 Rubleyi götürüp içkiye vermişti. Marmeladov Raskolnikov cebindeki 50
Kapik’i oraya bırakarak uzaklaştı. Eve geldi, yorgundu. Nastasya bir mektup
getirdi. Raskolnikov heyecanla okumaya başladı mektubu. Annesinden gelmişti
mektup. Annesi kız kardeşi Dunya’dan bahsediyordu. Dunya, Luzhin adında çift
memurluğu olan 45 yaşındaki biriyle evlenecekti. Hem Luzhin onların eşyalarıyla
beraber Petersbur’ga gelmesi için yardım edecek, gelmelerini sağlayacaktı.
Annesi, 60 mil ötedeki tren yoluna gitmek için bir araba ayarladığını, trende
ise 3 ncü sınıfta güzel bir yolculuk yaptıktan sonra Petersburg’a gideceklerini
ve onu çok özlediğini yazıyordu.
Raskolnikov
“Bu evlilik olmayacak” diye düşündü. Dışarı çıktı ve birkaç saat dolaştıktan
sonra yorgun düşüp bir yerde uyukladı. Kötü bir rüya gördükten sonra uyandı.
Eve gitti. Saat 7’ye yaklaşıyordu. Saat uygundu. Aşağıdaki baltayı alacak
kimseye gözükmeden yaşlı tefeci kadının evine gitti. İçeri girerken onu kimse
görmemişti. 2 nci katta boya yapan adamlarda onu yukarı çıkarken görmemişlerdi.
Tefeci kadının
evine girdi ve ona bir kültablası uzattı. Kadın kültablasına bakarken baltayı
kafasına indirmişti. Kadının ölü bedeni yerde yatıyordu. İçeri daldı ve
dolaptan sadece rehin verilmiş, birkaç parça altını cebine aldı. Yaşlı kadının
kız kardeşiyle içeride karşılaştı. Kızın şaşkın bakışları altında baltayla onu
da öldürdü. Doğrusu bir kişinin toplumdaki binlerce kişinin refahı ve mutluluğu
için ölmesinin bir zararı yoktu. Üstelik bu tefeci kadın çok kötü biriydi.
Kapıda birkaç kişi kapıyı vuruyorlardı. Hiç evden çıkmayan tefeci kadının,
çıkacağı tutmuştu. Raskolnikov titriyor, dışarı çıkıp her şeyi itiraf etmek
istiyordu ama yapmadı. Dışardakilerden biri kapının içeriden sürgülü olduğunu
fark etti. Yaşlı kadına bir şey olduğunun farkına vardılar. İki kişi Kapıcıyı
çağırmak için aşağı indi. Bu kaçmak için tam fırsattı, Raskolnikov kapıyı açtı,
hızla merdivenlerden inmeye başladı, aşağıdan gürültü gelmeye başlayınca
Raskolnikov boyacıların dairesinin kapısının arkasına saklandı ve kapıcı ile üç
adam yukarı çıkınca o da dışarı çıkıp değişik bir yoldan eve gitti. Baltayı
aldığı yere bıraktı. Çok korkmuştu ve titriyordu. Aldığı mücevherleri ve
kıymetli takıları dışarıda bir yerde saklamayı ihmal etmedi.
“2 gün geçti
hala uyanmadı” diye düşünüyordu Üniversite arkadaşı Razumikin. Doktor Zozimov
hastalığı atıp kendisine geleceğini söylüyordu. Ama Raskolnikov uyanınca
arkadaşını ve doktoru isteksiz bir vaziyette evden kovdu ve dışarı gidip bir
bara oturdu. Eski gazeteleri okurken yanına gelen bir polis memuru melenkolik ve
deli bir ruh haliyle cinayetten bahsedip, üstü kapalı her şeyi anlattı.
Korktuğunu, endişelendiğini hiç hissettirmedi.
Ertesi gün eve
geldiğinde annesi ve kız kardeşi Dünya’ nın kendisini beklediklerini gördü.
Çocuğun halini gören anne şaşkınlıkla titriyordu. Onu ertesi gün bay Luzbinin
geleceği görüşmeye çağırırken korkmuştu. Ertesi gün bay Luzbin onları ziyaret
etttiğinde, Raskolnikov haklı çıkmanın gururu ile gülüyordu. Bay Luzbin kız
kardeşi çok aşağılamış, onların fakir bir aile olduğunu değerlendirerek fazla
istekte bulununca evden kovulmuştu. Hemen ardından Raskolnikov “elveda” diyerek
evden ayrıldı. İnanamıyordum. Annesi oğlunun bu tavırla doğrusu ağlamaktan
başka yapacak bir şeyleri yoktu. Raskolnikov melenkolik halde evi terkederken
her nasılsa arkadaşı Ramuskin’e onları emanet etmeyi de ihmal etmemişti.
Bay
Marmeledov’un cenazesi için evine gittiğinde Sonya’da oradaydı Sonya’ya karşı
inanılmaz bir his içindeydi. Ailesi için Sonya’nın yaptığı fedekarlık onun
gözlerini büyülemişti. Birkaç gün boyunca Sonya’yı düşündü ve fırsat buldukça
onunla konuşmaya çalışarak geçirdi vaktini.
Polis memuru
porifiri Raskolnikov’un (Mihailovis adında genç biri cinayeti işlediğini itiraf
etmiş olmasına rağmen) cinayet işlediğini biliyor ve onun psikolojik durumunu bildiği
için, itiraf etmesi için onu sıkıştırıyor ama tutuklamayacağını söylüyordu.
Cinayeti işlediğini Sonya’ya itiraf etmişti. Sonya’da Raskolnikov’a “gidip
teslim olmasını, yere kapanıp Allah’tan ve insanlardan özür dilemesini”
istiyordu.
Sonuç olarak
Raskolnikov vicdanının verdiği acıya dayanamayıp suçunu polise itiraf etti. 1.5
yıldır Sibirya’daydı Raskolnikov. Petersburg’ a, Razumukin ve kardeşi Dunya
evlenmişlerdi. Mahkeme Raskolnikov’un iyi hali, parayı kullanmadığı, daha
önceki yaşamında verimli bir üniversite öğrenimi yaptığı, fedakar kişiliği ve
kendi kendine teslim olmasından dolayı, çok az bir cezayla 8 yıl kürek
mahkumiyetine çarptırıldı. Raskolnikov’u Sonya her gün ziyaret ediyordu.
Sibirya da ailesi ile sürekli mektuplaşan Sonya, Ramuzkin ve Dunya’nın tek
haber kaynağıydı. Raskolnikov,Sonya’nın sevgisi ile hayata bağlandı ve
geleceğin planlarını beraber hayal etmeye başladılar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder